Fıkra Örnekleri Fıkra, bir yazarın günlük olaylardan esinlenerek kaleme aldığı ve bu olaylar üzerine kendi düşüncelerini katarak, insanları hem düşündüren hem de güldüren kısa yazılardır. Türk fıkralarının büyük bir kısmında baş aktör Nasrettin Hoca'dır. Fıkralar, gazete ve dergilerin iç bölümlerinde yayımlandığı gibi, hem güldürüp hem de eğitme amacıyla yayımlanan kitaplarda da bulunmaktadır. Fıkra türü, Türk edebiyatına Tanzimat gazeteciliği ile Batıdan girmiştir. Fıkra Yazarken Dikkat Edilmesi Gerekenler
Timurhan ve Nasrettin Hoca Timurhan, zalim bir Moğol hükümdarıdır. Anadolu'yu işgal ettiğinde halka görülmemiş zulümler yapmıştır. Evleri yıkmış, tarlaları yakmış ve birçok masum insanı öldürmüştür. Akşehir'e yerleştiğinde, şehrin ileri gelenlerinden 15 kişiyi huzuruna çağırmıştır. Heyettekileri tek tek yanına almış ve; - Ben adil mi, yoksa zalim miyim? Diye sormuştur. "Adilsin" diyeni de "Zalimsin" diyeni de öldürtmüştür. Ertesi gün Timurhan yine 15 kişilik bir heyet göndermelerini emretmiştir. Büyük bir korkuya kapılan halk, Nasrettin Hoca'nın yanına koşarak heyette bulunması için yalvarıp ikna etmiştir. Nasrettin Hoca'nın önderliğindeki grup, Timurhan'ın huzuruna varmıştır. Timurhan heyetin başında bulunan Nasrettin Hoca'ya sormuş; - Ben adil miyim yoksa zalim miyim? Diye sormuştur. Hoca hiç tereddüt etmeden yüksek sesle cevap vermiş: - Siz ne adilsiniz, ne de zalim. Siz yoldan çıkmış, azıtmış, bu halka Allah'ın gönderdiği büyük bir belasınız, demiş. Timurhan bu cevaptan hoşlanıp heyettekileri serbest bırakmıştır. Kızına Hoca Bulacağına Nasrettin Hoca'ya bir gün, kadının biri gelir ve: - Hocam, benim kızım son zamanlarda bir huysuz, bir asabi, hiçbir iş yapmıyor. Acaba bir muska filan yazsanız düzelir mi? Diye sormuş. Nasrettin Hoca kadına dönerek; - Kızına hoca bulacağına koca bulsaydın, hiçbir sorunu kalmazdı, demiş. |